Moda - Tasarım

KOMBİN
























NOSTALJİ RÜZGARI























ÇOK GÜZEL BİR TASARIM,ÇOK GÜZEL BİR DİKİM,ÇOK GÜZEL BİR SUNUM

 







Moda önceki sayfaya geri dön


                       
                                             

Moda sanatçısı Hüseyin Çağlayan…

Tasarımcı kimliği İngiliz olup geleneklerinin Türk olduğunu vurgulayan Hüseyin Çağlayan’ın penceresinden içeri bakmak…
Hüseyin Çağlayan profilini dramatize edip sizler de farklı bir algı oluşturmak gibi bir amacım yok. Yalnız kendisine baktığımızda, nedendir bilinmez garip bir hüzün ve aynı zamanda da içinde bastırmaya çalıştığı bir afacanlık olduğu hissine kapılıyorsunuz.  Cool duruşu bir İngilizi yansıtırken, mütavazi tarafı da bir Türk’te bulabileceğiniz samimiyette.

Hüseyin Çağlayan’ın başarılarını sadece moda dünyasında değil, yapmış olduğu enstalasyonlar ve çekmiş olduğu kısa filmlerle de epeyce bir duyduk, okuduk. Evet, o bir moda tasarımcısı ama işlerini gördüğünüzde çok daha fazlası.
Sadece kıyafet tasarlamıyor, üstün hayal gücü ile kıyafetten heykeller yapıyor. Onun yapmış olduğu sıradan bir enstalasyon da değil. Video enstalasyonlarındaki dünya ise olmayan bir yer.Simülasyonu dahi olmadan sizleri adeta transa geçiriyor ve sizlere astral yolculuk yapma şansı veriyor. Kendisi yönetmen, enstalasyon sanatçısı ya da moda tasarımcısı olarak anılabilir. Ama ona en çok yakışan en doğru tanımlama moda sanatçısı olduğudur. Çünkü moda çalışmalarında kısa filmi ya da enstalasyonu ayrı tutmuyor. Bizlerde hayranlık bırakarak, başarılı bir şekilde de bunları birbirleri ile entegre edebiliyor.
Hüseyin Çağlayan’ın çok yönlülüğünden ve çalışmalarının üzerimizde bıraktığı etkilerden pek de derine inmeden bahsettik. Peki, kendisi hakkında merak ettikleriniz yok mu? Şimdi yazacaklarımızı dikkatlice okumanızı tavsiye ederiz. İşte o zaman Hüseyin Çağlayan’ı anlayabilir, başarılarından ve yapmış olduğu fantastik işlerden ne şekilde, nasıl ilham aldığını öğrenebilirsiniz.
Hüseyin Çağlayan, 1970 senesinde Kıbrıs Lefkoşa’da doğmuş. 12 yaşındayken de ailesi ile birlikte İngiltere’ye göç etmiş. 1993 yılında ise, İngiltere Londra’da bulunan Central St. Martins College of Art and Design'dan başarılı bir şekilde mezun olmuş ve böylelikle de moda dünyasının kapıları onun için aralanmış. Henüz 25 yaşında olduğu 1995 yılında ise, Londra’da düzenlenen bir moda tasarım yarışmasında, 100 katılımcıyı geride bırakarak büyük ödülün sahibi olmuş. Kazanmış olduğu para ödülü ile de kreasyonlarını geliştirme imkanı bulmuş. Genç yaşta moda dünyasının renkli bulutlarında kaybolmayıp büyük bir azim örneği göstererek adından söz ettirmeyi başarmış. İlk çalıştığı sanatçı ise, tasarımlarına uygun kriterlerdeki özgün tarzı ile avante-garde pop yıldızı Björk olmuş. Bu arada da, sanatçının başarıları karşılıksız kalmayarak, 1999 ve 2000 yıllarında Britanya’da ‘Yılın Tasarımcısı Ödülleri’ni kazanmış. Ayrıca, New York’ta düzenlenen  “The Fashion Group International” tarafından da  ‘Tasarımın Yıldızı Ödülü’ne layık görülmüştür.
2007 yılında ise çocuklar yararına yaptığı çalışmalar ile takdir toplayan Çağlayan, 2008’de Tokyo’da düzenlenen tanıtımda Swarovski için tasarladığı Led ışıklı kıyafetlerle tüm dünyada adını moda tarihine altın harflerle yazdıran isim olmuş. Şimdilerde ise,  Lady Gaga ve Michelle Obama gibi ünlü isimleri giydiren Çağlayan, İstanbul’daki sergisi “Hüseyin Çağlayan:1994- 2010” isimli retrospektif sergisi ile oldukça gündemde. Bu sergi yerli-yabancı birçok basınının da ilgisini çekmiş durumda.
Öyleki, 14 Temmuz tarihinde İstanbul Modern’in sinema salonu bölümünde  gerçekleştirilen - Hüseyin Çağlayan’ın da katıldığı- basın toplantısına ilgi o kadar büyüktü ki toplantıya katılanların bir kısmı ayakta, bir kısmı merdivenlerde, bir kısmı ise yere oturarak bu anı kaçırmak istememişlerdi. Çağlayan ise, bu ilgiden oldukça memnun görünüyordu. Toplantı bitimi sergiyi dolaşmak için sergi salonuna geçildiğinde ise; yer-mekan ve zaman kavramlarını yitirerek, klasik müzik eşliğinde başka bir dünyanın da kapılarını aralamış oluyorsunuz. Sergideki tasarımlardan çok onları sunuş şekli ile de özgün olan tarafını bir kez daha ortaya çıkaran Çağlayan’ın çalışmalarına hayranlık duymamak gerçekten de çok zor. Çalışmalarında genetikten teknolojik ilerlemelere, yer değiştirmeden göçmenliğe ve kültürel kimlik gibi çeşitli alanlardaki düşüncelerini yansıtan Çağlayan, sadece tasarımlarında gördüğünüz güçlü yorumu ile değil alt metni ile de sizleri sorguluyor, sorgulatıyor.

Puma firmasının tasarımcısı hüseyin çağlayan'ın fikri bu çanta, kapşonlu kıyafet giymekten hoşlanmıyanlar ve şemsiye sevmiyenler için alternatif olabilir.







Hüseyin Çağlayan


Hüseyin Çağlayan (yabancı kaynaklarda ismi pek çok kez Hussein Chalayan şeklinde geçmektedir) Kıbrıs doğumlu, Londra'da yerleşik, ancak Türkiye bazlı profesyonel faaliyetleri de giderek yoğunlaşan bir moda tasarımcısıdır.
1970 yılında Kıbrıs adasında Lefkoşa'da doğdu. 1982'de ailece İngiltere'ye göç etti. 1993'te Londra'da bulunan 'Central St. Martins College of Art and Design'dan mezun oldu.
2005'te 51. Uluslararası Venedik Bienalinde tasarımını gerçekleştirdiği Türkiye pavyonunda, yönetmenliğini yaptığı ve başrolünde Tilda Swinton'ın oynadığı bir filmi (Absent Presence - Olmayan Varolma) de gösterilmiştir.
17 Haziran 2006'da İngiliz Şövalyelik Nişanı ile ödüllendirildi.
Barack Obama'nın eşi Michelle Obama'nın 2009 İngiltere ziyareti sırasındaki kıyafeti, Çağlayan'ın İlkbahar/Yaz 2009 Hız isimli koleksiyonundan yeşil baskılı ipek bluz. [1]
Lady Gaga'nın çok sevdiği baloncuklu elbisesinin de tasarımcısıdır.












İlginç Tasarımlar

 Çiçekve sebzelerden yapılmış kıyafetler ne kadar ilginç deyil mi?Epey bir emek var.Yapanların emeklerine sağlık.


Dostlar  Sinan Akçil videosu ne alaka moda tasarım bölümünde derseniz ?Seyredin büyük bir zevkle çünkü muhteşem bir şarkı aynı zamanda modayla ilgili renkler ve giysiler de içeriyor.İYİ SEYİRLER.........

























                     COCO  CHANEL
Choco chanel ,modanın gelmiş geçmiş en devrimci şahsiyeti.Onun devrimciliğinin emareleri, hem dönemin en aykırı tasarım fikirlerini üretmesinde,hem de bu fikirlerin yıllar boyu geçerliliğini korumasında gözlemlenebilir.En büyük başarısı,kendi ihtiyaçlarından yola çıkarak kasınların gereksinmelerini keşvetmesi oldu.1900'lerin başında kadınların kuş tüyleri ,tüller ve kuru çiçeklerden yapılma abartılı şapkalar taktıklarını fark ettiğinde ,onlara süs püsten arınmış şapkalar yaratarak tasarımcılığa adım attı.Şapka tasarlayarak başlayan serüveninde ona eşlik eden büyülü kelimeden adla vazgeçmedi:(sadelik)1916'ya kadar sadece iç çamaşırlarında kullanılan jarseyi dış giyime uyarladığında da ,tüvit etek ceket takımlar yarattığında da bu kelimeye sıkı sıkıya bağlı kaldı.''Moda ,şevkle ve makul bir şekilde ele alınmalı.Bir elbise ne bir trajedi ,ne de bir yağlıboya tablodur.Kısa ömürlü ne albenili bir kreasyondur;ebedi bir sanat eseri değil''diyecek kadar realist bir kadındı o.Günümüz modası ,modernizasyonunu bu realist kadına borçlu.

Coco chanel ,modaya kattığı yenilikçi tasarımlarıyla olduğu kadar ,yaşadığı aşklarla da tarihe geçti.


              



                        


Özel bir sergi için ,sevgili arkadaşlarım Selma ve Zeliha ile hazırladığımız bir kıyafet







1 yorum:

Adsız dedi ki...

Üstteki siyah kıyafeti çok beğendim..
!!!!!!!!!